TFF Tahkim Kurulu’nun Münhasır Yetkisinin Kaldırılmasının Ardından Futbolcu Alacakları Uyuşmazlıkları

Anayasa Mahkemesi’nin 18.01.2018 tarih 2017/136 E. 2018/7 K. Sayılı kararı ile TFF Tahkim Kurulu’nun futboldan doğan uyuşmazlıklardaki münhasır yetkisi sona ermiştir. TFF Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’un 5. Maddesinin 2. Fıkrasını iptal eden bu kararın resmi gazetede yayınlanmasından 1 sene sonra yürürlüğe gireceği belirtilmiş ve 02/03/2019 tarihinde de bu karar yürürlüğe girerek soru işaretlerini de beraberinde getirmiştir.

Bu yazımda 02/03/2019 tarihinden sonraki futbolcu alacakları ihtilaflarında futbolcunun veya vekilinin, alacağının tahsili için nasıl bir yol izlemesi gerektiğinden ve uygulamadaki sorunlardan bahsedeceğim.

1-     02/03/2019 tarihten sonra futbolcunun Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’na başvurduğu haller

Futbolcu alacağı hakkında Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’na başvurabilir. Bu durumda davalı kulüp dava dilekçesinin kendisine tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun yetkisine itiraz etmediği takdirde kurulun ihtiyari yetkisini kabul etmiş sayılır. Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun yetkisine itiraz edilmesi halinde Davacı tarafın yatırdığı başvuru ve hakem ücreti, maktu ücret düşülerek ilgili tarafa iade edilir. TFF tahkim yolu futbolcunun alacağına kavuşması açısından en hızlı çözüm yoludur.

2-     02/03/2019 tarihten sonra futbolcunun adli yargı makamlarına başvurduğu haller

a)     Profesyonel futbolcu, ücret alacağı için kulübüne dava açmak isterse, hangi mahkemeye başvurmalıdır?

Sonda söyleyeceğimizi başta peşinen belirtmek gerekirse 02/03/2019 tarihinden sonra futbolcu alacakları hakkındaki davalarda görevli mahkemeler İş Mahkemeleridir.

Görevli mahkeme belirlenirken; davanın konusu, tarafların hukuki durumu (tüketici, tacir, işçi vs.), tarafların aralarındaki ilişki ve özel kanunlardaki hükümler incelenmelidir. Futbolcu hizmet edimini bir kulübe bağlı olarak ücret karşılığında ifa eder. Dolayısıyla öncelikle futbolcu ile futbol kulübü arasındaki sözleşmenin hukuki niteliğinin atipik bir hizmet akdi olduğunu vurgulayalım. Hizmet sözleşmeleri Borçlar Kanunu’nun 2. Kısım 6. Bölümünde düzenlenmiştir. İş kanunu 4 Madde’nin  g bendinde sporcuların iş kanunu hükümlerine tabi olmadığı açıkça belirtilmiştir. Bu bakımdan futbolcuların İş Kanunu’na değil Borçlar Kanunu hükümlerine tabi olduğu konusunda şüphe yoktur. Ancak 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 5. Maddesinin 1. Fıkrasının a bendi gayet açıktır:

“İş mahkemeleri; 5953 sayılı Kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı Kanuna tabi gemi adamları, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına, … ilişkin dava ve işlere bakar.”

Vurgulayalım ki; 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile mülga kanun haline gelen 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nda (7036 sayılı kanundan farklı olarak) sadece İş Kanunu’na tabi işler ve hizmet sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar İş Mahkemelerinde görülmekteydi. Oysa 2017 yılında yürürlüğe giren 7036 sayılı Kanun; Basın İş Kanunu, Deniz İş Kanunu, İş Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu’na tabi çalışanların hizmet sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarında İş Mahkemeleri’nin görevli olduğunu belirtmiştir.

TFF tahkim yolunun zorunlu hale geldiği 2015 senesinden önce 2011-2015 yılları arasında tıpkı günümüzde olduğu gibi TFF tahkimi ihtiyari kanun yolu niteliği taşıyordu. Bu senelerde de futbolcular alacaklarının tahsili için adli yargı makamlarına başvuruyordu. O senelerde futbolcu alacakları uyuşmazlıkları hakkındaki davalar Asliye Hukuk Mahkemeleri’nde görülüyordu. O yıllarda Asliye hukuk Mahkemeleri görevliyken günümüzde İş Mahkemeleri’nin görevli olmasının nedeni de yine 2017 yılında değişen İş Mahkemeleri Kanunu’dur.

b)     02/03/2019 tarihten sonra futbolcu alacağını ödemeyen kulübe Transfer yasağı koydurma yaptırımının akıbeti

Uygulamada birçok futbolcu vekili futbolcunun alacakları ile ilgili önce icra takibi yapmakta, ardından da kulüpçe takibe itiraz edilmesi halinde itirazın iptali davası açmak suretiyle futbolcunun alacağını tahsil etmeyi amaçlamaktadır. Ancak icra takibine konu edilen futbolcu alacağı artık futbol ailesi alacaklarından sayılmayacağından bu yol izlenirse futbolcunun kulübe transfer yasağı koydurma hakkı ortadan kalkacaktır!

TFF Tahkim yoluna gidildiğinde futbolcunun ücret alacağı hakkında kararın kesinleşmesine mütakiben, ilgili kararla birlikte transfer yasağı koydurmak mümkündü. Günümüzde de İş Mahkemesi’nden çıkan kesin kararı TFF ‘nin ilgili birimlerine bildirmek suretiyle borçlu kulübe transfer yasağı koyma tedbiri uygulanabilmektedir. Uygulamada dava dilekçesi ile birlikte bu tedbir kararını uygulatmak isteyen futbolcu vekilleri olsa da İş Mahkemeleri’nden gerekçeli karar kesinleşmeden bir tedbir kararı alabilmek mümkün değildir. Dolayısıyla kulübe transfer yasağı koydurmak ancak davanın sonunda mümkün olabilecektir.

c)      Futbolcu Alacaklarından doğan uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuk şartı aranır mı?

Yukarıda  futbolcu alacakları hakkındaki davalarda görevli mahkemelerin İş Mahkemeleri olduğunu belirtmiştikArabuluculuğun bu dava tipinde dava şartı olup olmayacağı hakkında bir belirleme yapılırken yine 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3. Maddesi dikkatle incelenmelidir. Kanuna göre:

”Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”

 Buna göre arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olan uyuşmazlıklar tek tek sayılmış olup kanaatimizce kanunun bu hükmünden  Türk Borçlar Kanunu’na tabi hizmet sözleşmelerinden kaynaklanan alacaklar hakkındaki davaların da bu sayılan davalar arasında olduğu çıkarılamaz. Dolayısıyla kanımızca Futbolcu Alacaklarından doğan uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuk şartı aranmamalıdır. Ancak bu konuda hakimler farklı değerlendirmeler yapabileceğinden biz futbolculara ve vekillerine arabuluculuk yoluna başvurmasını sonrasında çıkacak aksaklıklardan kaçınmak adına şiddetle tavsiye ediyoruz.

Leave a Reply:

Your email address will not be published.